Paylaş

EMEP, Meclis Genel Kurulu’nda görüşülen “Elektrik Enerjisi Kanunu ve Bazı Diğer Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin geri çekilmesini istedi.

Meclis Genel Kurulu’nda görüşülen “Elektrik Enerjisi Kanunu ve Bazı Diğer Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” ile ilgili açıklama yapan Emek Partisi (EMEP) İzmit İlçe Başkanı Dursun Deniz, torba yasanın geri çekilmesini istedi. Deniz, “Türkiye dünyanın çöplüğü olamaz. Tarım ve yaşam alanlarımızın yağmalanmasına göz yummayacağız” dedi.

TBMM’ye oylanmak üzere gönderilen “Elektrik Enerjisi Kanunu ve Bazı Diğer Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin içeriğinin yerli ve yabancı tekellere açılan yeni bir yağma konusundan ibaret olduğunu vurgulayan EMEP İzmit İlçe Başkanı Dursun Deniz, “Mecliste görüşmelerine bugün başlanacak torba yasa ile birincisi; şirketlere maden sahasını, ruhsat sınırları dışına genişletme hakkı tanınıyor. İkincisi; enerji üretme adına başta lastik olmak üzere petrokimya ürünleri ve çöplerin ithalatı yoluyla ülke dünyanın çöplüğü haline getiriliyor” dedi.

“AKP HÜKÜMETİ, BU TASARIYLA SUÇA YASAL KILIF GETİRİYOR”

Tasarının 2014’te TBMM Soma Araştırma Komisyonu raporuna geçen ve Ermenek’te 18 madencinin ölümüne yol açan iş cinayetinde belirlenen maden sahası dışına çıkıldığı tespitlerini görmezden geldiğine dikkat çeken Deniz, şunları söyledi:

“Yapılacak düzenleme ile maden sahasının ruhsat sınırlarının dışına genişlemesinin ve ‘geçici tesis’ adı altında maden şirketlerinin ormanlık alanlardaki her türlü yapılaşmasının önü açılıyor. Böylece başta ormanlar olmak üzere tarım alanları, mera ve yaylaların maden şirketleri tarafından yağmalanmasına yol açan AKP Hükümeti, bu tasarıyla suça yasal kılıf getiriyor.”

“TORBA YASALARLA MEVZUAT, TEKELLERİN İHTİYACINA GÖRE YENİDEN AYARLANIYOR”

AKP hükümetleri boyunca iki üç yılda bir çıkarılan torba yasaların, mevzuatın tekellerin ihtiyaçlarına göre yeniden ayarlanması anlamına geldiğini vurgulayan Deniz, “100 bin hektar ormanlık alan maden şirketleri tarafından katledilmesinden de iktidar sorumludur. Bugüne kadar maden şirketlerinin yağmasına açılan nitelikli doğa alanı 1 milyon 700 bin hektardır. Eylül ayında da 68 il coğrafyasını kapsayan 766 noktada toplam 900 bin hektar orman, mera ve tarım arazisi niteliğindeki alanlar madenler için ihaleye çıkıldı” dedi.

“AKP TÜM YAŞAM ALANLARINI YAĞMAYA AÇIYOR”

Deniz, şu hatırlatmalarda bulundu: “2018 yılı seçim beyannamesinde madencilik sektörünün geleceği için tüm yasal adımların atılmaya devam edileceğini vurgulayan AKP; ‘Yatırım ve sermaye güvenliği’, ‘rezerv güvenliği’, ‘bilgi güvenliği’ gibi hususlarda ‘Güvenli Madenciliğin Yol Haritası’ çalışmasının yapılacağını ilan etmişti. ‘Ekonomik değere sahip ve katma değer sağlayacak demir, bakır, altın gibi maden sahaları için yatırıma imkan verecek ihale politikası ve süreçlerini oluşturmaya devam edeceğiz’ ifadeleriyle tarım ve yaşam alanlarının değil şirketlerin çıkarlarının korunacağı ilan edildi.” Deniz, bu hatırlatmaların ardından AKP’nin başta tarım ve ormanlıklar olmak üzere yaşam alanlarını yağmaya açmaya devam ettiğini vurguladı.

“AKP İKTİDARI DÜNYANIN ÇÖPÜNÜ ÜLKEMİZE TOPLAMAK İSTEMEKTEDİR”

Lastik yakarak enerji üretmeyi yenilenebilir enerji kapsamına alan AKP iktidarının, petrokimya ürünü olan lastik vb. maddelerin yakılmasıyla ortaya çıkacak kirliliği görmezden geldiğinin altını çizen Deniz şu ifadeleri kullandı: “‘Çöpten enerji üretiyoruz’ söylemleri ile çöp yakarak enerji üretmek için dünyanın çöpünü ülkemize toplamak istemektedir. Sadece depolandığı alanı değil kimyasal gazı, atığı ve külü ile havamızı da kirletecek bu uygulama insanlık suçudur.”

“YAŞANABİLİR BİR ÇEVRE VE DOĞA İÇİN MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”

Türkiye’in dünyanın çöplüğü olamayacağını vurgulayan Deniz, “Tarım ve yaşam alanlarımızın yağmalanmasına göz yummayacağız. Yaşanabilir bir çevre ve doğa için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

Haber

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.