Paylaş

Dünyanın en güzel yolculuğu ilim yolunda yapılan yolculuktur. Bu yolculuğa çıkan kişi her zaman fayda elde eder. Asla zarar etmez.

Tarih boyunca medeniyetler, toplumlar ilme önem vermesiyle birlikte yükselmişlerdir. Gelecek nesillere de önemli buluşları miras olarak bırakmışlardır.

 

Mustafa Kemal Atatürk: “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” Der.

 

Evet insanın en büyük rehberi, yol göstericisi, mürşidi ilimdir. İnsanoğlu okudukça, ilim öğrendikçe, ilmini artırdıkça hayata bakış açısı değişir. Toplum arasında değeri artar.

 

İnancımızda da ilim öğrenmenin önemi,  değeri büyüktür. Rabbimiz bizleri ilim öğrenmeye davet etmiştir. Öyle ki beşikten mezara kadar her müminin ilim öğrenmesini farz kılmıştır.

 

Rabbimiz ilk emir olarak okumayı, ilim öğrenmeyi emretmesi, ilim öğrenmenin ne kadar önemli bir değeri olduğunu göstermektedir.

 

Geçmişte de oku, ilim öğrenme emrine itaat eden birçok İslam Alimi büyük icatlar, buluşlar ortaya koymuşlardır. Bugün kü ilimlerin temelinde İslam Alimlerinin payı büyüktür. Örneğin matematik ilminde ki sıfır rakamını İslam Alimleri bulmuştur.

 

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammet (s.a.v) birçok Hadisi Şerifinde ilim öğrenmeye teşvik etmiştir. Bir Hadisi Şerifinde Peygamber Efendimiz: “İlim, müminin kaybolmuş malıdır. Nerede bulursa alır.” Buyurmaktadır.

Nasıl ki insanoğlu bir malı kaybolduğu zaman, bulabilmek için ortalığı ayağa kaldırdığı gibi, maldan daha kıymetli olan ilmi bulmak içinde adeta ortalığı ayağa kaldırıp, ilmi bulup almalıdır.

Hazreti Ali (r.a.)’ de:

“İlim servetten daha kıymetlidir. Çünkü, serveti sen korursun, halbuki ilim seni korur.” Buyurmaktadır.

 

Yine Peygamber Efendimiz: “İlim Çin’de de olsa, onu alınız.” Diyerek ilmi elde edebilmek için mücadele etmemizi tavsiye etmiştir.

 

Ünlü düşünür Socrates: “İlim aşağıdakileri yükseltir, cahillik yüksektekileri alçaltır.”

 

          Yine bir başka ünlü düşünür Edmont Gablot: “Bizi daima hayvanlık halinin üstüne yükselten şey ilimdir ve ancak ilimdir.” Buyurmaktadır.

 

Kısacası Rabbimiz,  Peygamber Efendimiz ve diğer peygamberler, toplumun önde gelen alimleri insanları her zaman ilim öğrenmeye, okumaya teşvik etmiş, ilim öğrenmenin insan için ne kadar kıymetli olduğunu göstermiş ve söylemişlerdir.

 

Şimdi ilme yön veren birkaç İslam Aliminden bahsetmek istiyorum. Bunlardan birisi:

 

  • Cabir bin Hayyan: Cabir bin Hayyan , birçok bilim adamı tarafından modern kimyanın kurucusu olarak kabul edilir. Bir eczacının oğlu olan Cabir’in kimyaya en büyük katkıları arasında metallerin yapısı konusundaki tespitleri yer almaktadır.

 

  • Harezmi: Yapmış olduğu seyahatler, incelemeler ve tercümelerle Harezmi, matematik ilmini halka anlatabilecek durumda düzenleyerek Cebir ilmini kurmuştur. Ayrıca, dünya sıfır rakamını ilk defa Harezmi’nin Kitabu’l-Muhtasar fi Hisabi’l-Cebir ve’l-Mukabele kitabıyla tanımıştır.

 

 

  • Farabi: Antik felsefenin en büyük otoritesi kabul edilip “Muallimü’l-Evvel (Birinci Öğretmen)” adıyla anılan Aristoteles’ten sonra, felsefe ve çeşitli bilimlerdeki bilgisinin ve görüşlerinin derinliği sebebiyle “Muallimü’s-Sani (ikinci öğretmen)” ünvanını almıştır.

 

  • Biruni: İlgilendiği başlıca bilim dalları olan matematik, astronomi ve coğrafyanın dışında da birçok bilim dalında çığır açıcı araştırma ve incelemeler yapmıştır. Biruni’nin eserlerini tetkik eden bütün ilim adamları, tarihçiler, onun ilim ve kültür dünyasına katkısını göz ardı etmemişler, yaşadığı 11. Asra “Biruni Asrı” demekten kendilerini alamamışlardır.

 

  • İbni Sina: Çalışmalarıyla Hipokrat ve Galen’in şöhretini gölgede bırakan İbn-I Sina, “tabiplerin üstadı” olarak kabul edilmektedir. En önemli eseri olan el-Kanun fi’t-Tıbb, Avrupa’da 600 sene kaynak tıp kitabı olarak okutulmuştur.

 

  • Cezeri: Dünya tarihinde bilgisayarın temeli olan sibernetiğin kurucusu olarak tanınır. Bilindiği üzere sibernetik: haberleşme, kontrol, denge kurma ve ayarlama ilmidir. Bu ilim gerek insanlarda , gerekse makinelerde karşılıklı bilgi alışverişi, kontrol ve denge durumunu incelemekte ve bu sistemi geliştirmeye çalışmaktadır. Bu ilmin gelişmesiyle bugün elektronik beyinler ve otomasyon denilen sistemler ortaya çıkmıştır.

 

  • Uluğ Bey: Uluğ Bey’e Batılı bilim adamları , “15.asrın astronomu” ünvanını vermişlerdir.

 

 

Tarihte birçok alim çıkaran toplumumuz, bugün öyle bir hale geldi ki; okumaktan, ilim öğrenmekten çok uzaktayız. Dünyanın malayani işleriyle meşgul olarak ilim öğrenmeyi, okumayı kulak arkası yaptık adeta.

 

Toplumun önde gelenleri, belediyeler, stk lar vs. El ele vererek, birlik içerisinde toplumumuzu , gelecek nesillerimizi okumaya , ilim öğrenmeye teşvik edecek çalışmaları ortaya koymalıdırlar. Toplum olarak ilme, okumaya verdiğimiz değeri artırmalıyız.

 

Son olarak söylüyorum ki;

Okuyan, ilme önem veren toplumlar, kişiler her zaman kazanır. Okumayan, ilme önem vermeyen toplumlar her zaman kaybetmeye mahkum olurlar.

Topçuların, popçuların yerine ilim adamlarının, ilim öğretenlerin değer kıymet gördüğü, herkesin aşkla ilim öğrendiği bir toplum olmamız dileğiyle.

 

 

Haber

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.