Paylaş

 

Dakikalarca gelmesini beklediğin ve zar zor yer bulduğun toplu taşıma aracının camından iç geçirerek izlersin, yanınızda geçen son model arabaları!

Keşke bir arabam olsa, istediğim zaman çalıştırıp binebilsem, marka model fark etmez biraz eski de olsa olur, 4 tekeri olsun benim olsun diye geçer içinden.

Ve olur nihayetinde, çalışana gayret edene mücadele edene sabredene verir yüce yaradan.

Da!

Yetmemeye başlar birkaç yıl sonra, daha modellisini daha yenisini istersin!

Onu da aldıktan sonra daha lüks markaların mümkünse üst modellerini.

Hiçbir zaman yetmez elindeki!

Neyin yoksa sanki tek eksik oymuş ve olursa daha iyi olacakmışsın gibi!

***

O da olunca başka eksikliklerin gelir aklına, başımı sokacak dört duvarım olsa, bir evim olsa desen de yok iken!

Onu da aldıktan sonra, manzarası daha güzel olana konumu daha iyi olana kayar gözün.

Eş istersin kendine layık, güzel olsun, becerikli olsun, çalışkan olsun der, aldıktan sonra aklına hep ya alamadığın gelir, ya da sonradan tanıdığın başka biri!

Keşke ile başlayan neler neler geçer içinden!

Her zaman değilse bile, bazen!

***

Acıkır restorana gider, istediğin yemeği yer kalkana yakın gözün karşıdakinin tabağına kayar! Genelde Doyana yakın!!!

Sonra tanısam tanınsam istersin! Mahallemi yöneten muhtarı, belediye başkanını kaymakamı! Onlar da beni tanısa!

Amirle memurla her hangi bir başkanla selamlaşınca göğsün kabarır, hele bir de adını bilen çıkınca içlerinden değmeyin keyfine…

Önemli hissetmek istersin kendini, hissedince daha ötesini ve her geçen gün bir önceki günden daha önemli.

Bunu mümkün kılmak için de birilerinin gönlünü yapma rızasını kazanma etraflarında olma ihtiyacın ağır basar, kendin olursan yalnız kalacağını düşünür korkarsın!

Kendin olabileceğin yerde yalnız kalacağını düşünürsün, hal bu ki en kalabalık yer kendin olabildiğin yer!

Hele hele bir vesile ile birkaç gazetede resmin çıkınca yaranmak istediklerinin yanında yöresinde, öyle mutlu olursun ki sorma! Bir anlığına azalır acıların!

Öyle ya neyin eksik, her gün adı sanı basında medyada olanlardan.

Günler böyle böyle akıp giderken zamanın ve paran da artmaya başlayınca…

Geçim derdini ve endişesini tamamen aştığında, mahalleni şehrini ülkeni yönetmek yönetenlerden biri olma ihtiyacı hissedersin.

Yapıp yapamayacağını bilmeden!

Kendim için değil mahallem için şehrim için sözleri gelmeye başlar diline!

Birini elde etsen daha yükseğini istersin, muhtarlık, meclis üyeliği, Belediye Başkanlığı Milletvekilliği ve benzeri tüm makamlar süsler hayallerini!

Ah bir seçilsem başkan olsam asıl siz o zaman görün beni dersin, belki seçilirsin de, hatta daha başka şeylerde olursun ama, belki de kendinle ve sevdiklerinle yaşayamadığın zamanı düşününce kim bilir belki de ziyan olursun!

***

Paran olur borsa peşine düşersin, en güzel filmi izlerken bile gözün televizyonun sağ alt köşesinde ki Dolar Euro ve borsa paritesindedir.

Milyon yurolar yetmez seçil erzandan medet beklersin!

Evi erken mi sattık, 6 ay daha beklesek daha çok kar ederdik dersin…

Sürekli endişe edersin!

Ne olamadıysan onu olman, nerede değilsen sanki orada daha iyi olacakmışsın, neyin yoksa o eksikmiş gibi gelir!

Aslında gitmen gereken, bulman gereken, sevmen gereken, kazanman gereken, barışman gereken, kabullenmen gereken, olman gereken, kendin!

“Sadece kendin.”

Yücel Alpay Demir

Haber

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.