Paylaş

Kocaeli Aydınlar Ocağı’nda geçtiğimiz hafta sonu 2 kitap ve 2 yazar üzerinden sazlı-sözlü, bol sorulu söyleşi yapıldı. Fuar içindeki Sivil Toplum Merkezi’ndeki toplantıya ilgi büyük oldu.

Açılış konuşmasını yapan KAO Başkanı Süleyman Pekin, 36 yıldır gönüllü ve istikrarlı sosyo-kültürel faaliyetlere imza atan Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın geçen ayki Kahvaltılı İstişare Toplantısından sonra dönemin ilk söyleşisini 2 yeni ve sarsıcı kitaba imza atan 2 önemli isimle ortak söyleşi şeklinde tasarladıklarını; bu etkinliğin toplumsal zihniyetimizin yenilenmesi bakımından yararlı olmasını dilediklerini beyan etti.

Başkan Pekin’in takdimi sonrasında ilk sözü alan Kocaeli Millî Kuruluşlar Birliği Başkanı ve “Diye Düşündü CKA” kitabının yazarı Yücel Alpay Demir, içinden geçip de söyleyemediklerini Cahil Kamyoncu Abi müstearıyla kısa kısa pasajlar halinde bilhassa sosyal medya üzerinden söylemeye başladığını, zamanla da CKA’nın kimlik gizemiyle birlikte bir fenomene dönüştüğünü anlattı. Demir; toplumsal konuşlanmalardan doğan sosyal baskıları aşma manivelası işlevini gören Cahil Kamyoncu Abi tiplemesinin hepimizi yansıttığı oranda benimsendiğini ve herkesin teşvikiyle de Kocaeli Türk Ocağı gençlerinin yayınevleri üzerinden kitaplaştığını aktardı. Sık sık sorularla beslenen CKA söyleşisi Yücel A. Demir’in toplumsal takıntılarımız, sivil toplum çalışmalarının önemi ve huzurun isyanda, itirazda olduğu kapsamındaki vurucu tasvirleriyle nihayetlendi.

Sonrasında söz Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) akademisyenlerinden Doç. Kenan Göçer’e geçti. 8 kitaba imza atan Göçer, özellikle “Türk’ün İş Zihniyeti” kitabıyla fikir ve kültür merkezli çevreleri oldukça etkilemiş, kitabı kısa zamanda ikinci baskıya erişmişti. “Yunus Emre Aslında Ne Dedi?” kitabıyla da Yunus Emre’nin klasik manada sakin-uysal bir derviş olmadığını düzene karşı eko-politik görüşleri olan; birikime, itibara, hiyerarşiye karşı çıkan bir düşün ve eylem insanı olduğunu ortaya koyarak okur-yazar camiaları sarsmıştı. Söyleşi boyunca aynı sarsıcı ve fakat sakin üslubuyla eşitlik ile özgürlüğün birlikte uygulanabileceği bir dünya tasavvuru betimledi Kenan Hoca; kapitalizmin sadece özgürlüğü, kapitalizmin ise sadece eşitliği ve yalnızca kavramsal olarak öne çıkardığı fakat insanoğlunun ıstırabına, dertlerine merhem olamadığını anlattı. Yunus’un ‘akbudun’a (yönetenler) karşı karabudun’un (yönetilenler) temsilcisi olduğunu da ifadelendiren Göçer, Cahil Kamyoncu Abi’nin tipleme olarak Yunus Emre’nin devamı olduğu tespitinde bulundu. Kendisine de çokça soru yöneltildi ve konu daha da şenlikli bir hale geldi.

Son olarak Kocaelili ozan Tarık Tarhan; Yunus Emre’den, Nesimî’den ve Pir Sultan Abdal’dan deyişler-türküler seslendirerek geceye renk kattı; birçok türkü birlikte söylendi. Gece sonunda Doç. Kenan Göçer’e KAO tabaklı teşekkür plaketini Kocaeli Aydınlar Ocağı yöneticileri ve KOÜ akademisyenleri Doç. Tekin Yeken ile Doç. Serkan Irmak takdim etti. Yazar ve fotokopici-tamirci olan Yücel Alpay Demir’e plaketini Aydınlar Ocağı’nın emlakçı ve sigortacı yöneticileri Fazıl Taş ile A.Kadir Tiryaki sundu. Ozan Tarık Tarhan’a ise Aydınlar Ocağı plaketini Türk Ocağı’nın bayan yöneticilerinden Sezin Türkkal (sigortacı) ile Ayşe Hicret Güdük (akademisyen) verdi. Kitap imzalatma ve fotoğraf çekilme seremonileriyle biten gece sonrasında da dışarıya taşan koyu bir sohbet vardı.

Haber

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.